ŞEHADETİN ASLANLARINA MEHMETCİKLERE
Vatanın toprağına, bir şehit daha düştü,
Nasıl ulaştı hemen, dört yana acı muştu,
Vicdanın sınırları, bilseniz dağlar aştı,
Sine yanar sönmez de, acı gitmez arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş.
Sessizliğe gömüldü, dalga dalga hayaller,
Cennetin çocukları, diye dolu gönüller,
Vatan desin inmesin, şahadet yüklü eller,
Yiğit dediğin adam, boşa yatmaz arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş.
Barut kokardı hava, gökyüzü hep pusludur,
Garip bir tevafukla, yüreğimiz yaslıdır,
Sanki Kerem olursun, vatan ise aslıdır,
Böyle aşka kimseler, asla çatmaz arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş..
Namlular alev alev, gökyüzü kan kızılı,
Cennetin kapısında, artık adın yazılı,
Ağlamaz dik dururuz, ancak yürek sızılı,
Samimidir sözlerim, yalan katmaz arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş.
Şehadet vuslatındı, koşa koşa kavuştun,
Bu büyük mutlulukla, çekinmeden buluştun,
O eşsiz lezzetini, içmek için yarıştın,
Bundan başka bir tadı, artık tatmaz arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş..
Kahramanca savaştın, bölünmez vatan için,
Şehit olmuşsun şehit, sorulmaz neden niçin,
Ölümsüz artık ruhun, başında rahmet taçın,
Vatan sarmalar seni, hiç unutmaz arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş..
Bilsen nasıl yakıştı, al bayrağa sarınca,
Masum bir bebek oldun, hak katına varınca,
Merak etme söyleriz, herkes seni sorunca,
Tekrar tekrar ansak da, yine yetmez arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş.
Cemalin nur gibiydi, kokunsa miski amber,
Âdem akmalı dese, vatan için kanla ter,
Öldü demeyin diyor, bize ulu peygamber,
Gayrı bütün sözcükler, para etmez arkadaş.
Bizde vatan içinse, asker bitmez arkadaş.
Âdem Efiloğlu