GEL AŞK SUN
Ey Efsuni bakışlı, ok gibi bakan güzel,
Şu yüreğime düşen, huzur musun har mısın?
Dupduru pınar olup, ruhuma akan güzel,
Sevdanın bacasını, boyayalım var mısın?
Hatta tutuşsun ateş, kıvılcımlar saçalım,
Tutunup dumanına, bulutlara uçalım.
Nasılda yakıyorsun, içli içli bakınca,
Gözelerin ışıl ışıl, ruhumu dindiriyor.
İçinin izdihamı aşk, ateşi yakınca,
Ayağımı kesiliyor, buluta bindiriyor.
Aşkta gurur yok derler, bende hiç ar etmedim,
Seviyorum demekten asla zarar etmedim.
Sözlerin tebessümün nadir bir meşalesi
Sanki ezelden beri asrılardır yanmakta
Yürekteki yangına bir hayat şelalesi
İnan bana sevdiğim her an seni anmakta
Usul usul demlenen yürekteki gizli sır
Hep seni anlatsa da ona yetmez bin asır
Şu âlemi seyretsem gözlerimin içinde
Çiçekleri donatsam görsen nasıl rengârenk
Bak gülüşlerin bile farklı farklı biçimde
Seyrine doyum olmaz ne muhteşem bir ahenk
Baksana ömrümüze aşkla donanmış mevsim
Tebessüme çizilmiş anlatılmaz bir resim
Sen hayat iklimime nakşedilmiş esrarsın
O sımsıcak ellerin umut verirken bana
Bağrımın dağlarında sevda olan rüzgârsın
Aşk vurgunu yemişim sitem edemem sana
Âdem diye yazılan bu garibe gel aşk sun
Bu sunduğun aşk beni umutlarla avutsun
Âdem Efiloğlu