DÖNMÜŞÜZ
Bir ömrü çürüttük naz makamında
İzini kaybetmiş yola dönmüşüz
Tükettik nefesi mız makamında
Dünyaya mıh çakan kula dönmüşüz
Ne kıymet bilirdik ne de bir vefa
Dedikodu saldık dört bir tarafa
Vallahi evrende sürmedik sefa
Sürüklenip giden sele dönmüşüz
Tapınır gibiyiz eşyaya mala
İsimleri farklı putlar var hala
Ne zaman geliriz Allah’ım yola
Rahmeti tutmayan tülle dönmüşüz
Oysa insan asil şerefli şanlı
Hayat ile evli mevtle nişanlı
Yaşarken ölüyüz sanma ki canlı
Bereketi bitmiş çöle dönmüşüz
Ne değer gösterdik ne değer gördük
Felakati gör ki başlarda ördük
Biz, yapmak yerine, bahane sürdük
Tadı tuzu gitmiş bala dönmüşüz
Aşkla ikram etmek zul olmuş bize
Bak dağılmış birlik gelmişiz dize
Yılana sarılmış düşen denize
Kevgire eleğe mile dönmüşüz
Neylesem susmayı bilmedi sözüm
Atadan Adem’e benziyor özüm
Bir umut aşkına yollarda gözüm
Yanmışız ateşte küle dönmüşüz
Adem Efiloğlu