YÜREĞİM DEPREMZEDE
Her yer feryat figan, ahlar yükselir ahlar,
Sular bile titriyor, inliyorken dudaklar,
Uyumuyor geceler, uyanmıyor sabahlar.
Çatlamış sabır taşı, başlamış infilaklar.
Bütün başlar bir düştü, seçmedi zengin fakir,
Yan bakmadı hiç kimse, saflar öyle oluştu.
Tepeden bakınanlar, kimseyi görmez hakir,
Üşüdükçe elleri, bir ocakta buluştu.
Her cadde her sokakta, can havliyle bir yarış,
Bedenler bir muhasip, yapmadığı yaptığı,
Manevi huzur için, dudaklarda yakarış.
Tövbeler edesi dil, varsa haktan saptığı.
Tam bin yıllık depremler, geldiler ardın sıra,
Nice can yara bere, nice nefes kesilmiş,
Görülmemiş böylesi, not düşsünler asıra.
Bu afet tüm illerden, derinden hissedilmiş.
Kimi aç kimi susuz, hemen hepsi uykusuz,
Hicranlı bakışlarda, üşüyen tenler vardı,
Kim bakar iş bu hale, öylesine duygusuz.
Bu acının ardına, meleklerde ağlardı.
Ayrı ayrı hikâye, her biri hüzün dolu,
Annesiz bebeklerin, korku dolu gözleri.
Tam üstüne yıkılmış, evler kapatmış yolu,
Her ocak ayrı figan, acı tüter sözleri.
Gökler gözyaşı döker, beyaz kristal sanat,
Can vermiş şehitlerin, üzerini örtüyor.
Tek yürek birlik olduk, kan ağlıyor kâinat,
Gama dokunmuş bülbül, ağıt olup ötüyor.
Hemen herkes sınavda, izin veren, yaptıran,
Hesap sorulsun hesap, malzemeden çalandan.
Çok mu sevdik dünyayı, nedir mala taptıran,
Elbet cevap alırız, gerilerde kalandan.
Her zor günde tek yumruk, olmayı biliriz bizler,
Âdem olanlar anlar, yoktur dostumuz başka.
An gelir zemzem olur, o devasa denizler,
Ruhumuzu katarız, birlik denilen aşka.
Adem Efiloğlu