MÜEBBET YEMİŞ HARFLER…

 

Bir kıvılcım yolla

Şimşeklerimi salayım caddelerine

Kaldığı yerden dirilsin ölüm çiçekleri

Yeni bir sayfaya yeltensin yelkenlenen şiirler

Küçük bir kıvılcımla başlasın her şey

Ve bitsin…

 

Gözlerinde büyümüş gözyaşlarını

Utanma akıttığın tuzunu üzerime bırakmaktan

Yetişkin başaklardır duygularımız

Ellerimiz

Dudaklarımız

Bir gece yarısı damıtır duyguları

Kendini hatırlatır arzular

Benin sessizliğime

İadesiz mektuplar bırakırcasına postacı

 

En zoru kelimelere ihanet etmekti

Mısraların hezeyanına

Ağlamasına

Vurgun yemişçesine

Yanmasına

 

Giderken yüzüme çarptığın kapılar bilirim

Gölgemi gömdüğün saçaklardan

Bağışlama beni bir daha

Korkuyorum bağışlamalarından

 

Hayallerin menevişlenirken

En çok griyi sür fay hatlarına

Ölümü sür namlunun soğuk yüzüne

Fısıltılı gecelerde acıyla haykırılan

Sen en çok ölümü sevdin yüreğimde oysa

 

Rahmet sağanağında kuru bir lokma
Yeşersin diye atılan tohum
Ve avuçları kanayan sevgiye dair
İsmin fısıldana fısıldana resmedildi şiir

 

Ay senin gözlerinde parlar

Yıldızlar saçlarında

Bulut gözlerinde bulur demini

Tavında döner

Ve ekseninde dünya…

 

Aşk senin kalbindedir

Aşk senin yüreğinde

Aşk gözlerinde bir ceylanın ölümü

Kanar içine içine…

 

Yağan yağmur

Ardını bilmeden düşmez toprağa

Ve toprak

Çekmez yağmuru gözyaşın olmadan

Ayakların bastığında sarsılsa bile…

 

Her ağaçtan avuçlarına dökülür yapraklar

Yaprağın kokusudur içimizde ki buğu

Bu dağ

Bu ağaç

Bu bahar soğuğu

Yılmaz bir bekçi gibi sinenin yolculuğu

Uzakların ötesinde beklerken aşk iklimini…

 

Âdem Efiloğlu

Leave A Comment

All fields marked with an asterisk (*) are required