KORKUNUN GÖLGESİNİ YİTİRDİĞİ YER
Mavi bir sandala
Siyah hayalleriyle bindi bedeni
Esrar bulaşan anlara
Papatyalar serperek dokunsun göğsüne istedi
Caddelerine kömür tozu bulanırken
Hep umut tütsüledi yılmadan
Bir umudu vardı
Dallarını kırmadan evvel
Uzaklara doğru asıldı küreklere
Uzaklar ne kadar gözlerine uzaksa
Her dalgada denize karıştı siyah tozları
Korkunun gölgesini yitirdiği yerdeydi
Rüzgâr yosun kokuyordu yüzüne vurduğunda
Ayaklarının altından akıp giderken toprak
Biraz daha asıldı küreklere
İnledi kürekler gıcırdayarak
Kırgın gelinciklerini çıkardı çantasından
Sonrasında ayırdı yaprak yaprak
Serpti maviliğin üzerine kırmızı kırmızı
Onlarca kez avuçlayarak
Gözlerini soyundu göz kapaklarından
Ağlaya ağlaya beyaz sarı papatyaları
Beyaz sarı papatyalara sordu
Seviyor sevmiyor diye kopartarak
Seviyor diye bittiğinde bir yaprak
Umut aşıladı ruhuna
Bir yaprak papatyayı umut sayarak
Sonra içine döndü bakışları
Dinledi
Dinledi
Dinledi
He pi topu ölüm sessizliği …
Âdem Efiloğlu