KAÇ SENELİK AYAK İZLERİNE BASIYORUZ AŞKIN
“Biz sevda kıyısında iki nehir
Gözyaşları köpük köpük dalgalara bulaşan”
Ve sınırları yüreğinin içinde
Dağılmış kaderlerde kimsesiz
Kendi kabuğunda isyankâr
Bütün hikâyemiz…
Cemreler düşüyor sevgili
Havaya , suya , sen kokulu toprağa
Sana güzel baharlar müjdeliyor tabiat
Sisli bir günde
Özlemin düşerken sayfalarıma
Yağmura inat
Rüzgârla taranmakta saçların
Ve hatta aşka açılmakta avuçların
Özleminin sorgusuz sancılarında
Suyun yüzünde yansıdı duaların
Bir an için yılları devirdiğinde
Aklımın sen köşesinde
Deniz kokuyor parmakların
Hatta kumsalında genzimizi yakan tuz
Biraz yosun buğusu
Dağlarında nane kekik kokusu
Baksana sevdiğim
Ruhumda hayallere biriktirdiğim
Vuslatının korkusu
Yüreğimin köşe başlarında yağmur
Ve türkü kokulu gözpınarların
Hüzün damlatıyor toprağa
Yeşeren ağaçlara
Bozkıra
Kaç senelik ayak izlerine basıyoruz aşkın
Şiirler örüyorum sevdiğim
Sana mabet yapıyorum tüm mısraları
Nehirler çağlıyor yüreğimden
Bulutlar şerha şerha geçerken özerimizden
Biz geçiyoruz üzeri gizemle donanmış
Kelimelerin şehrinden
“Biz sevda kıyısında iki nehir
Gözyaşları köpük köpük dalgalara bulaşan”
Âdem Efiloğlu